KORAY ERDİVANLI

Fanzin yayıncısı Mahmut Saral ile röportaj

Mahmut Saral, hazırladığı fanzinlerle okuyucuların haklı beğenisini kazanmış biri… Özgün konuları, özenli tasarımı ve bilgi veren içerikleriyle öne çıkıyor…

Ana akım medyanın yaygınlığına, küresel kültürün baskınlığına, teknolojinin sağladığı görsel etkileyiciliğe karşın aykırılığın, özgünlüğün ve farklılığın dayanılmaz keyfini yaşatan oldukça direngen bir haykırıştır fanzin. İçinde barındırdığı coşkuyla öne çıkar, hazırlayıcısının kişiliğini yansıtır, okuyucuya özel bir içerik sunmanın gururuyla varlığını sürdürür, değişimlere ayak uydurmayı geri çevirir, dünya ne denli değişirse değişsin bazı insanların her zaman aynı kalacağını bildirir insanlara.

Bugün fanzin sayısının eskiye kıyasla azaldığını gözlemlemekle birlikte çalışmalarıyla kendinden söz ettiren fanzincilerin hâlâ var olduğunu da görmekteyiz. Yayınlarıyla dikkat çekenler arasında ilk akla gelenlerden birisi olan Mahmut Saral ile kişisel çalışmaları ve fanzin kavramı üzerine sizler için ayrıntılı bir röportaj yaptık.

Röportaj: Mahmut Saral

Öncelikle bize kendinizi tanıtır mısınız?

Mahmut Saral: Çocukluğumdan beri yazmayı seviyorum. Çizgili A4 kâğıtlar alır, şiirler yazardım. O şiirlerden oluşan bir kitabım olsun isterdim ama ne yazık ki gerçekleşmedi. Öte yandan kediler, futbol, sinema, teknoloji ve oyunlar gibi başlıklar hayatımda hep önemli olmuştur. Bu ilgi alanlarım ile yola çıkarak özel yaşantımı ve iş dünyamı şekillendirmeye çalışan ve büyük ölçüde başarılı olabilmiş biriyim.

İlk defa ne zaman fanzin okudunuz? İlk okuduğunuz fanzin size neler düşündürdü?

Mahmut Saral: İlk okuduğum fanzin hangisiydi hatırlamıyorum doğrusu. Okuduğumu hatırladığım ilk fanzin derseniz, Takas Pazarı. Benim de katkıda bulunduğum, heavy metal ağırlıklı bir fanzindi. Birbirini az çok tanıyan insanların bir araya gelerek yeni şeyler paylaşma amacı taşıdığını düşündüğüm keyifli bir serüvendi. Çok uzun süreli bir yayın hayatı olmadı ne yazık ki. Ancak aktif olduğu süre boyunca güzel makaleler ve dikkat çekici röportajlarla katkı sunduğumu düşünüyorum.

Neden fanzin yayınlıyorsunuz?

Mahmut Saral: Dünyada hayran yapımı işler her geçen gün artıyor. Takılardan çizimlere, fanzinlerden heykellere kadar farklı alanlarda pek çok çalışma var. Bu işleri keyif için yapanlar olduğu gibi ciddi gelirler elde edenler de var. Bu tür çalışmalar, söz edilen markanın evreninin genişletilmesi ve daha zengin ayrıntıların ortaya çıkabilmesi için önemli. Örneğin, şu an Evil Dead’in Türkçe resmi bir yayını yok. ‘Yapar mısınız?’ diye imza toplasak, yetkililerin buna ne yanıt vereceği de meçhul. Ama fanzin gibi hayran ürünü hareketlerle ortaya bir yayın çıkarabiliyorsunuz. Bilginin paylaşımı her zaman güzeldir.

Şu ana dek kaç tane fanzin çıkardınız? Yayınlarınız ile ilgili bilgi verir misiniz?

Mahmut Saral: Şimdiye dek dört fanzin hazırladım: Takas Pazarı Plus, Doomzine, Half-Life Fanzine ve Evil Dead: Evilzine.

Takas Pazarı Plus’ı Takas Pazarı’na ek bir fanzin olarak hazırlamıştım. Ek olmasının nedeni, yaptığım röportajların heavy metal odaklı olmamasıydı. Bu yüzden fanzine ekibindeki diğer kişiler biraz tepki göstermişti. Böylece ek fanzin fikri ortaya çıktı. Örneğin, derginin kapağında Nazan Öncel vardı ve 1993 yılında Türkiye’ye gelen Guns N’ Roses grubuyla ilgili bir anıdan söz ediyordu. Üstelik, bu makaleyi bizzat Nazan Öncel yazmıştı. Benim için hâlâ kıymetli bir çalışmadır o fanzin.

Fanzin konusunu nasıl seçersiniz?

Mahmut Saral: Sevdiğim şeylerden yola çıkmak hoşuma gidiyor. Doom, Half-Life, Evil Dead… Büyük olasılıkla sırada Terminator var. Ama bir yandan, ‘İlgi duyabileceğim yeni bir marka üzerine bir şeyler yazar mıyım?’ diye düşünmüyor da değilim.

Fanzin hazırlamak için ne gibi kaynaklardan yararlanırsınız?

Mahmut Saral: Önceliğim röportajlardır. Zira röportajlar, direkt yetkili ağızlardan paylaşılan ve doğruluk derecesi yüksek bilgilerden oluşur. Eğer ünlü bir seri hakkında bir şeyler yazmak istiyorsam, öncelikle o seriyle ilgili geçmişte ne gibi röportajlar yapıldığına bakarım. Sonrasında, imkânım var ise seriyle ilgili kişilerle ben de röportajlar yapmaya çalışır ve aklımdaki soruları yönelterek yanıtlar ararım. Bir sonraki aşamada internetteki haberler, makaleler ve bulabiliyorsam fiziksel yayınlardaki ayrıntılara göz atarım. Tabii bu bahsettiklerimin büyük kısmı İngilizce içerikler oluyor. Önemli olan, bizim dilimizde paylaşılmamış ayrıntıları paylaşabilmek. Sonuçta, ülkemizde yabancı dil bilgisi hâlâ çok düşük ve araştırmayı seven insanlar çok fazla değil diye düşünüyorum.

Fanzin hazırlamak ne kadar sürer? Hazırlık çalışmalarıyla ilgili ayrıntılı bilgi alabilir miyiz?

Mahmut Saral: Bence en az üç-dört ay çalışmak gerekir. Ama tabii ki seçilen konunun da süreçte etkisi vardır. Örneğin, Terminator serisini baştan sona bir fanzin olarak hazırlamak isterseniz üç-dört aylık süre de yetmeyecektir büyük olasılıkla. Çünkü çok fazla film ve çok fazla ayrıntı var. ‘Evil Dead Fanzine’i yaklaşık dört ayda hazırladım. Ondan önceki çalışmam olan ‘Half-Life Fanzine’ için de yaklaşık olarak üç ay süreyle çalışmıştım.

En başta yani araştırmalar yaparken bilgiyi ham olarak yazarım, düzenleme ya da sıralama yapmam. Bulabildiğim kadar çok bilgiyi not ederim. Sayfa tasarımı, cümlenin son hali, kullanılacak fotoğraflar gibi şeyleri en sona bırakırım. Önce bilgilerin toplanmasına odaklanırım. Toplama sürecini tamamladıktan sonra, eldeki bilgileri uygun sırada düzenler ve basit hatlarıyla sayfa tasarımlarına geçiş yaparım. Sanırım kapak tasarımı en son ilgilendiğim şey oluyor.

Hazırlık çalışmaları sona erince okuyuculara yayınlarınızı nasıl duyurursunuz?

Mahmut Saral: Aslında bir kitap ya da fanzin yapmaya karar verdiğimde, ben hemen sosyal medya hesaplarımdan duyurular yapıyorum ve ara ara da süreçle ilgili ufak tefek bilgiler paylaşıyorum. Kimi zaman konuya dair ayrıntılar, kimi zaman da hazırladığım sayfalardan birkaç tanesini paylaşıyorum. Bu sayede hem bekleyenlerin nabzını ölçebiliyorum hem de yaptığım şeyi etrafta gerçekten merak eden var mı gözlemleyebiliyorum.

Hazırladığınız fanzinler ile okuyuculara hangi mesajları vermeyi amaçlıyorsunuz?

Mahmut Saral: Sevdiğiniz markayla ilgili bilmediğiniz çok fazla şey olabilir ve bu fanzin sayesinde yeni bilgilere Türkçe olarak kolaylıkla erişebilirsiniz. Hem belki bu fanzinden yola çıkarak siz de başka bir fanzin yazmaya karar verirsiniz. Bu sefer de ben onu alırım. Olamaz mı? Sevdiğim bir üstadım, şu an ‘Evil Dead Fanzine’ çalışmamdan esinlenerek yeni bir fanzin üzerinde çalışmaya başladığını söyledi örneğin. Ben de zaman zaman esinleniyorum. Mutluluk verici.

İnternetin ve teknolojik gelişmelerin fanzinler üzerinde ne gibi etkileri oldu?

Mahmut Saral: Dijital mecralar fiziksel yayınlara kıyasla pek çok avantaja sahip. Güncel bilgiye daha kolay erişim mümkün. Eski bilgileri fiziksel bir kitapta aramak yerine Google’da arayarak bulabilmek daha kolay. Bu tip kolaylıklar fiziksel yayınların giderek azalmasına yol açıyor. Öte yandan, fiziksel yayınların hâlâ çok kıymetli olduğunu düşünenler de var. Elde bir şeyler tutabilmek ve sayfaları çevirebilmek hâlâ keyif veriyor. Bir de genç kuşaktan pek çok kişi, fanzinin ne olduğunu bilmiyor. Bu nedenle “fanzine dergi” olarak yazdığım da oluyor. Gerçi ben de fanzin tarafında çok tecrübeliyim diyemem. Yıllarca öncesinden beri var olan bir kültür.

Fanzinlerin geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Mahmut Saral: Koleksiyonluk fanzinlerin yola devam edeceğini düşünüyorum. Nihayetinde bu tip çalışmalar az sayıda basılıyor, sıkı hayranlara ve fiziksel koleksiyonlardan hoşlananlara hitap ediyor. Az önce de örnek verdiğim gibi, Evil Dead’in Türkçe yayınlanmış resmi bir kitabı ya da dergisi yok ama fanzini var. (Gülüyor)

Size esin kaynağı olan fanzinler var mı?

Mahmut Saral: Evet, var. Half-Life Fanzine’i hazırlarken yakın zamanda çıkmış iki fanzinden esinlendim. Bir tanesi Ahmet Finrod’un hazırladığı ‘Bataklık Fanzin’, öteki de Murat Gökbulut’un hazırladığı ‘Chaos Magazine’ idi. İkisi de müzik odaklı fanzinler ama sonuçta herkes ilgi alanlarını önceliklendirerek hareket ediyor. Bu da ilham almaya bir engel değil.

Kişisel kütüphanenizde hangi fanzinleri saklamaktasınız?

Mahmut Saral: Kendi fanzinlerim dışında Takas Pazarı, Bataklık Fanzin ve Chaos Magazine var. Başka fanzinler de almıştım ama şu an koleksiyonumda sadece bunlar var.

Son olarak İndigo Dergisi okuyucularına neler söylemek istersiniz?

Mahmut Saral: Bir şey yapmak istiyorsanız, ‘Bir ara yaparım, sonra yaparım.’ diyerek geçiştirmeyin. Fırsatınız ve imkânlarınız varken yapın. ‘O ne der, bu ne der?’ diye düşünmeyin. En azından yapmayı deneyin. ‘Keşke’ler yerine ‘İyi ki’leri benimseyin.

Dergimize gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.

*****

İnternet ve ana akım medyanın sürekli artan yaygınlığına karşın okuyucular ilgi gösterdiği sürece fanzin tutkusunun devam edeceğine inanıyorum. Basılı yayın okumanın keyfini içinde taşıdığı özgür ruh aracılığıyla başkalaştırarak ana akım medya ile baş etmeyi başaran fanzinlerin meraklıları tarafından hâlâ büyük bir zevkle okunduğu kanısındayım.

https://indigodergisi.com/2023/11/fanzin-yayincisi-mahmut-saral-ile-roportaj/

Yayın Ortamı: İndigo Dergisi

Yayın Tarihi: 11.11.2023

Paylaş:
Futbol sevgisi, rengarenk bir